İzmir'de Ne Aramıştınız ?
2

‘Çeşme Projesi’nde dikkat çeken ayrıntı: Büyükşehir ve Soyer’in görüşleri çelişiyor mu?


TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI-  Ocak 2020 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararı ile Çeşme Alaçatı'da 178, Urla Zeytineli'nde 333 olmak üzere toplam 511 parsel hakkında acele kamulaştırma kararı verilmesiyle birlikte ortaya çıkan “Çeşme Projesine” ilişkin tartışmalar hız kesmeden devam ediyor.

Projeye ilişkin tartışma ve yargı süreci devam ederken Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, geçtiğimiz hafta Turizm Merkezi-Çeşme Projesi Bilgilendirme Toplantısı düzenlemiş ve projede gelinen son noktaya ilişkin ayrıntılı sunum yapmıştı.

Bakan Ersoy’un sunumunun ardından ise projeye ilişkin tepkiler dozunu artırarak devam etti.

Proje için hazırlanan bilirkişi raporu da projede “kamu yararı bulunmadığına” dikkat çekerken TMMOB İKK, İzmir Barosu ve İzmir Tabip Odası konuya ilişkin basın toplantısı düzenledi.

Toplantıya, TMMBO İzmir İl Dönem Sekreteri Aykut Akdemir, İzmir Tabip Odası Başkanı Lütfi Çamlı ve İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel katıldı.

“YÜRÜTMEYİ DURDURMA KARARI VEİRLMELİ”

Toplantı başlangıcında konuşan İzmir Tabip Odası Başkanı Çamlı, rapor verilerinin ardından projeye ilişkin “yürütmeyi durdurma kararı” alınması gerektiğine dikkat çekti ve “Tam bir yağma projesi olan ve birçok kesimce Kanal İstanbul’un İzmir’deki uygulamasına vurgu yapan bu projeye karşı başta İzmir halkı, STK’lar en başından beri isyan etmiş ve bu projenin bir ekosistem ve doğal çevre yıkım projesi olduğunu söylemişlerdi. Buna yönelik olarak İzmir Barosu bir dava süreci başlatmıştır. Bununla ilgili olarak Danıştay’ın atadığı bilirkişi heyeti geçtiğimiz günlerde bilirkişi raporunu açıkladı. Rapora göre; bu projenin planlama ilkelerine aykırı olduğu ve kamu yararı olmadığı ifade edildi. Baktığımızda bölgenin ekosistemine, florasına, faunasına, su kaynaklarına yani her şeyine zarar veren bu yağma projesinde ne kadar haklı olduğumuzu ve haklı gerekçelerimiz olduğunu bu raporda gördük. Bir hukuk devletinde, bilirkişi heyetinin böyle raporundan sonra yapılması gereken bellidir. Bu projeyle iğli önce yürütmeyi durdurma kararı verilmeli ve ardından iptal edilmeli. Süreci takip edeceğiz ve sonuna kadar mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.

“EN KISA ZAMANDA MAHKEME KARARINA DÖNÜŞÜR”

İzmir Baro Başkanı Yücel ise, bilirkişi raporunun kısa sürede mahkeme kararına dönmesi gerektiğini belirtti ve “Öyle şeyler yaşıyoruz ki… Daha dün zeytin alanlarının talanına yönelik bir kanun değişikliği yapıldı. Aynı şekilde korunması gereken alanlar için bir başka değişiklik yapıp oraları da madencilik faaliyetlerine açmaya çalışıyorlar Bunun için de davalarımız devam ediyor. Çeşme projesi başka bir projenin parçası. Doğanın tahrip edildiği yok sayıldığı ve bir kez elinizden gittiğinde yerine koymanın mümkün olmadığı noktadayız Bunu anlatmaya çalıştık uzun zamandır. Ama bu kez gördük ki yurttaşına sahip çıkan bilirkişiler varmış. Bilirkişi raporu söylenenlerin ne kadar doğru olduğunu söyledi. Altyapıyı devlete yaptıracaksınız. 49-99 yıllığına öze sektöre kiralayacaksınız. Garanti otoyollar, hastaneler gibi bir takım rantlar sağlayarak halka yasaklayacaksınız. Kamu kaynaklarıyla yapılan yere halkın girmesi mümkün olmayacak. Bu ülke içinde özel planlamalar yaparak federatif bir sistem oluşturuluyor. Belli alanları parsellemeye çalışıyorlar ve bunun arkasından 5’li çete çıkıyor. Biz bunun karşısında durmaya kararlıyız. Akademik meslek örgütleri ve emek örgütleri olarak bu talana karşı birlikte hareket ediyoruz. Bu bilirkişi raporu umuyorum ki en kısa zamanda mahkeme kararına dönüşür. Çünkü kaybedilecek bir dakikamız bile yok. Her dakika kaybettiğimiz doğa parçası ve kaybettiğimiz gelecek anlamına geliyor” diye konuştu.

‘Çeşme Projesi’nde dikkat çeken ayrıntı: Büyükşehir ve Soyer’in görüşleri çelişiyor mu?

Haber Yorumları 2

Henüz bir Değerlendirme Yorumu Yapılmamış!

Hemen Aşağıdaki Formu Doldur İlk Yorumu Sen Yap !

Bir Değerlendirme Yorumu Yazın...